e-iyi.com

Paralel Evrenler Teorisi Nedir ?

“Paralel evrenler teorisi” Olarak ünlenen bu fikir aslında bir teori değil bir hipotezdir. Gözlemler sonucunda meydana gelen verilere bağlı olarak oluşturulan, kesin olmayan öneri şeklindeki genellemelere hipotez adı verilir.

Hipotez Nedir ?

Hipotezler defalarca yapılan gözlem, deney ve hesaplamalarla kesinleşirse ancak “Teori” adını alabilir. Yani paralel evrenler teorisi değil hipotezi diyebiliriz buna aslında. Çünkü ortada henüz ne gözlem, ne hesap ne de kanıt vardır. Ancak teori olma yolunda ilerlemektedir. Çok uzun bir konu olduğu için sadece özetle paralel evrenlerin ne olduğunu ve kimlerin savunduğunu belirtip konu hakkındaki fikirlerimi paylaşacağım.

Pararlel Evren Hipotezi Ne Zaman Ortaya Atıldı ?

Bu Hipotez 1950 li yıllarda ilk olarak Hugh Everet isimli Amerikalı genç bir fizikçi tarafından ortaya atıldı. Bizim evrenimizden başka sonsuz sayıda evren olduğunu, birbirinden “bağımsız” pek çok evrende yaşayan pek çok “Biz” olduğunu iddia ederek ortaya çıktı. Her bir evrende farklı olasılıkların gerçekleştiği bir hayat yaşadığımızı öne sürdü. Örneğin bu evrende üniversiteyi kazanıp şu anki hayatınızı yaşıyorsunuz ama başka bir evrende üniversiteyi kazanamamış olan versiyonunuz başka bir hayat yaşıyor ve hepsi sizsiniz. Kendisi bir Quantum fizikçisi olan Everet bu fikrini elektron davranışlarından esinlenerek ortaya attı.

Eğer bir elektron mikro düzeyde atomun etrafında aynı anda birden fazla yörüngede bulunabiliyorsa makro düzeyde bu davranış evren için de geçerli olabilirdi. İlk etapta elbette bu çılgın fikir hiçbir bilim adamı tarafından kabul görmedi ve Everet’in kariyerini sarsabilecek hayali bir fikir olarak kaldı. Elbette yoğun tepkiler üzerine Everet bu fikrini bir kenara bıraktı. Ama daha sonra bu fikir bilim çevrelerince “mümkün” bulunmaya başlandı. Öyle ki hiçbir gözlemsel ve deneysel bir veri olmamasına rağmen bilim dünyası akın akın bu fikrin etrafında buluşmaya başladı. Bu evrenlerin birbirlerinden bağımsız değil aksine birbirleriyle “bağlantılı” olduğu görüşü bu fikri savunanlarca benimsendi.

Kur’an-ı Kerim’e Göre Paralel Evren

Oysa Kur’anın indirildiği tarihte insanlar evrenin başlangıçta bir arada olduğunu ve her canlının sudan yaratıldığını bilmiyorlardı. Bu ayet o zaman ki inkarcıları değil bu zaman ki inkarcıları hedef alırken üstteki ayet de gelecekteki inkarcıları hedef almakta ve çoklu evrenlerin açıkça keşfedilip gözlemlenebileceği ve hala inkar edenlere de “”Görmüyormusunuz Allah 7 göğü nasıl yaratmış?” İfadesiyle de bunu gören inkarcılara seslenmiştir.
Sonuç: Çoklu evrenler modeli henüz hipotez olmasına rağmen Kur’an’dan çok ciddi destek almakta ve Allah’ın sonsuz ilmi ve iradesini tekrar göstermesi açısından ibret verici bir bulgu olarak karşımıza çıkmaya aday görünmektedir. Kur’an’ın ilk cümlesi “Alemlerin rabbi olan Allah’a hamdolsun” şeklindedir. Allah’ın her şeye gücü yeter. Evren başka bir alemdeki bir kelebeğin kanadındaki bir toz tanesi olabileceği gibi bilim insanlarının öngördüğü gibi sonsuz sayıdaki bir evrenler denizindeki bir köpük de olabilir.

Müslümanlara Göre Paralel Evren Teorisi

Müslümanlar için çoklu evrenler sakıncalı bir konu olmadığı gibi 1400 yıldır müslümanların “mümkün” gördüğü bir konudur. “Allah yerlerin ve semaların rabbidir” ayeti Kur’anda 50 ye yakın yerde geçer. Sonuç olarak çoklu evrenler modeli tanrı inancını zayıflatmamış aksine arttırmış hatta bir Kur’an mucizesinin daha ortaya çıkarmasına ramak kalmıştır. Her şeyin en doğrusunu elbette Allah bilir. Allah sonsuz güç sahibidir. “O, göklerin ve yerin yoktan var edicisidir ve O, bir işin olmasını murad edince, ona yalnızca “ol!” der, o da hemen oluverir.” bakara/117

Kaynak: Yazar Fatih Atar
Instagram: fatihatar_

POPÜLER KONULAR

Exit mobile version